Neden İslamcılar ve muhafazakarlar, Ayşe Barım tartışmalarına dahil olmamalı?

Evet, İslamcılar bu işe karışmamalı.

Evet, Muhafazakarlar bu soruşturma sürecinde yorum yapmamalı.

Çünkü İslamcıların ve dindar-muhafazakarların bu sürecin içinde olması Ayşe Barım olayını siyasi kamplaşma ve kültür savaşı gibi gösterme yalanına hizmet ediyor.

Ayşe Barım da bunu istiyor çünkü sonu Harvey Weinstein gibi olacak bir süreci ancak politik kamplaşmanın ve dindarlarla laikler arası bir sözde kültür savaşının tarafı olarak atlatacağını planlıyor.

Fatih Altaylı ve Nevşin Mengü gibilere o yalan bilgileri bu yüzden Barım servis ediyor. Yine menfaat ilişkilerini iyi kuruyor. Oysa Ayşe Barım bizzat iktidar medyasında hep çok güçlü oldu.

Ayşe Barım bir muhalif değildir. Tam bir iktidar işbirlikçisidir.

CHP’li Burak Yıldırım da Ayşe Barım’ın asla muhalif bir figür gibi görülmemesi gerektiğini, bunun tuzak olduğunu yazdı.

ATV, Star, Kanal D, Show, TRT, TV8… Tüm bu kanalların topluca iktidar medyası olduğunu çoğu zaman muhalifler unutuyor.

Bu iktidar kanallarındaki dizilerin çok büyük çoğunluğuna oyuncuları Ayşe Barım verdi.

Biraz araştırma ile yüzlerce oyuncuyu iktidar kanallarına vererek Barım’ın iktidardan nasiplenerek korkunç para kazandığını görebilirsiniz. Tam bir iktidar işbirlikçisi.

Ayşe Barım gibi korkunç bir tekel-kartel kurmuş, kendisine biat etmeyen genç kadın oyunculara nefes aldırmayan Weinstein benzeri bir insana Melisa Sözen gibi gerçek muhalif sanatçıların isyanıdır bu olay. Bu hakiki bir isyan.

Gerçek şudur: Ayşe Barım’ın iktidarın TV kanallarındaki gücü herhangi bir İslamcı kalemin 50 katı kadardır.

Ayşe Barım, iktidar medyası içinde “Pelikan” dediğiniz insanlardan da çok güçlüdür şu an.

Bu açık iktidar işbirlikçiliğine rağmen Barım’ın kendini “Muhalif olduğum için beni yok ediyorlar” deme tezgahı var ortada. Şu an İslamcılar farkında olmadan bu tezgaha su taşıyor.

İslamcılar ve muhafazakarlar bu noktada hassasiyet göstermeli.

Kimdir mesela Ayşe Barım mevzusunda konuşacak insanlar?

Nedim Saban’dır, Farah Zeynep Abdullah’tır, Melisa Sözen’dir, Deniz Işın’dır, hatta bana çok nazik dille kuvvetli bir eleştiri yapan Elçin Sangu’dur.

Biliyorsunuz, tüm medyada gündem oldu. Elçin Sangu’nun Ayşe Barım gibi insanlar sayesinde aşırı yozlaşan sektöre dair analizlerine ben destek olmuştum.

O da çok kibar bir dille şu eleştiriyi yaptı.

Sevgili Rasim Ozan Kütahyalı bu flood'un içeriğinde olaylar ve kurumlar üzerinden konuya bakıyorum kişiler üzerinden değil ve en istemediğim şeyi bana yapmayın ve lütfen siz bana arka çıkmayın!"

Ben de bunun üzerine Elçin Sangu’ya şöyle cevap verdim.

Sevgili Elçin Sangu, size arka çıkmak benim haddim değil.

Zaten sizin gibi emeğiyle, tırnağıyla bir yere gelmiş, tekellerin&kartellerin tuhaf dayatmalarına biat etmemiş oyuncuların sorunlarını çözebilmek için İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek bu konuya bizzat el attı, soruşturma başlattı.

Bu hassas mesele siyasi kamplaşma konusunun, iktidar-muhalefet kavgasının dışında bir durumdur.

Sizin de bildiğiniz gibi ATV, Star, Kanal D, TRT, Show, tv8 bu kanalların hepsi de iktidar medyasının parçasıdır.

Tüm bu kanallar zaten bir şekilde iktidarın emrindedir. Buralarda yayınlanan dizilerde oynayan sanatçılar iktidar medyasından para kazanmaktadır.

Bu tartışmalarda ismi çok geçen kişi de tam bir iktidar işbirlikçisi olup bu sayede tekel olmuş biridir oysa şimdi kendini farklı göstermeye çalışmaktadır.

Zaten şu an Elçin Sangu, Farah Zeynep, Melisa Sözen gibi bu tekellere rağmen bir yerlere gelebilmiş genç kadın oyuncuların haklı isyanı duyulmasın diye konu siyasi kamplaşma meselesine indirgenmek istenmektedir. Kadın oyuncuların samimi isyanı yine belli odaklar tarafından boğulmak isteniyor.

Sizin hassasiyetinize saygımdan o kişinin ismini vermedim. Vaziyet objektif olarak bundan ibarettir.

Evet, Ayşe Barım soruşturmasının henüz başındayız.

Buna benzer bir süreci ABD, Harvey Weinstein olayıyla yaşadı.

Weinstein olayındaki tüm süreci öğrenmek için mükemmel bir yapıt olan “She Said” filmini tüm okurlarıma hararetle tavsiye ederim.

Başa dön