Yazar İlkay Yıldız, sahaflarda başlayan hikâyesinin peşinden gidip okuru siyah beyaz fotoğraflara konuk ediyor: Bir dilek ağacında, bir çocukluk rüyasında, sokak aralarında, şarkılarda dolaşıyor; uzak akrabalarla, yakın dostlarla selamlaşıyor.
Kaçırılan vapurlar bu bir kahkahalık, iki hayretlik hikâyelerde yakalanıyor. Ertelenen özürler dileniyor, çiçeğe su veriliyor bu öykülerde; bazen mutlu sonlar, bazen hicran yaraları bahşediliyor.
Sayfa: 328
Kitaptan tadımlık iki ayrı bölüm sunuyoruz;
KUSURLARA GÜLMEK
"Birinin kusuruna güleceğimiz günler olacaktı, tepeden bakacağımız birileriyle tanışacaktık, burun kıvıracağımız hikâyeler dinleyecek, bize düşmediği halde akıl vereceğimiz insanlar çıkacaktı karşımıza; sınanmadığımız günahlar üzerine ahkâm kesecektik, anlatacak anlaşılmayacak, anlamak istemeyecek, yalnız kalacak, yalan söyleyecek, mutlaka bir dedikoduya karışacak, defalarca hayal kırıklığına uğrayacak ve illa ki bir kalp kıracaktık."
FOTOĞRAFLARA BAKIP AYNI ŞEYLERİ DÜŞÜNMEK
"Biz bu dünyanın yıkılacağını çok zamandır biliyorduk. Sadece o gün geldiğinde biz orada olmayacaktık. Geleceği değiştiremeyeceğimiz aşikârdı, biz geçmişimizi bugünden seçmek istiyorduk. Geçmiş bizim için tek bir fotoğraf olacaktı. Günün birinde hepimiz o fotoğrafa bakıp aynı şeyleri düşünecektik."
ergul.tosun@ensonhaber.com
Daha Fazla Yorum Yükle
0 Yorum Yapılmış