Bir aşkın imkansızlığını anlatan, güldüren ve en sonunda hüzünlendiren kitap: Kontrpiye
Ergül Tosun

Gazeteci-yazar Ercan Ertan'ın dört yıl önce yazdığı Kontrpiye kitabını okudum. Sağ olsun beni unutmadı ve kitabı bana yolladı. 160 sayfalık kitabı bir solukta bitirdim. Ercan Ertan bize yaşadığı mahalleden sesleniyor ve bir öykü anlatıyor.

Hemen şunu belirteyim; Ertan'ın kitabını okurken bir an Selçuk Aydemir'in Mahalleden Arkadaşlar kitabını hatırladım. Kitabı okumaya başlayınca ilk dikkatimi çeken detaylardan biri; Ercan Ertan'ın seçtiği karakter isimleri. Hem komik isimler hem sizi düşündürecek türden. İçinizden "Neden böyle bir isim koyar ki?" dersiniz. Mesela İshal benim en çok güldüğüm isim oldu.

Ya da ve Toner gibi, İshal gibi...

Ercan Ertan'a bunun sebebini sorduğumda ise kendisi için bir tarz meselesi olduğunu söyledi. Yani bilinçli bir tercih değilmiş. Kitabın başkahramanlarından olan Giray'ın tek hedefi iyi bir forvet oyuncusu olmaktır. Giray, Amatör liglerde top peşinde koşarken; beri yandan babasıyla sorun yaşayan, yaptığı işleri takdir etmeyen babasıyla olan inişli çıkışlı öyküsünü de kitapta bulacaksınız.

Giray için iki yol var:

Ya KPSS'ye girip masa başında bir işte çalışacak. Ya da yeteneğini artırıp iyi bir forvet oyuncu olacaktı. Tabii ki ikincisi seçecektir ama o da pek kolay olmaz kendisi için.

Giray'ın şansı futbolda pek yaver gitmez. Zira futbol oynadığı amatör ligden kovulunca kendisi için bir sonun geleceğini düşünmekten de edemez. Ama hayat bu, belli mi olur? Giray'a yeni kapılar açılacak çok sevdiği futbola kavuşacak, ağları sarsacak goller atacaktır.

Evvela aşka dair bazı goller atması gerekiyor; ne yazık ki Giray'ın şansı aşka da yoktur. Arkadaşı Toner ile Eminönü'nde aylak aylak gezerlerken Sara'yı tanır Giray... İşte Giray için her şeyin başladığı ve bittiği andır o...

Sara'yı görür görmez aşık oldu. Bu kızı bulmak için balıkçı restoranlarına "Dün burada bir kız vardı adı neydi" diyecek kadar aşık bir delikanlı. Giray, Sara'yı bulacak ve ona aşkını ilan edecek ama nasıl? Cepte para yok, futbolda istediği ritmi yakalayamıyor, goller atamıyordu. Tam bir çıkmazda olan Giray'ın bir rakibi daha var:

Ülser...

Ülser de Giray gibi futbolcu. Daha vahimi var: O da Sara'yı seviyor. Üstelik zengin. Giray'dan bir adım önde. Futbolda da öyle; goller atıyor, takımına maç kazandırıyor adeta parmakla gösteriliyor. Giray için bir çöküştür bu ama her çöküşün de bir yükselişi vardır.

Sara'nın okuduğu okulu bulan Giray, okula gider ve Sara'yı bulur. Üniversite kantininde yapılan sohbetler yavaş yavaş sınırken, Giray'ın komikliği ve yaptığı espriler hem Sara'yı hem de arkadaşlarını pek güldürür. Yine buluştukları bir günün akşamında Giray Sara'yı evine bırakmayı teklif eder.

Sayfa: 164

NELERE KADİRSİN AŞK...

Birlikte eve giderlerken kendisi için bir sürprizin beklediğini elbette bilemezdi. Daha önce Ülser ve arkadaşlarının "Bu kızdan uzak dur" ikazlarına aldırış etmeyen Giray, güzel bir dayak yiyecektir. Ama gururlu bir dayak... Sonuçta Sara için de dayak yerdi, dayak da atardı.

Hey aşk nelere kadirsin..

Fakat arkadaşları İshal ve Toner'le birlikte bir elektrik direğinin dibinde çekirdek çitleyerek geçirdiği günlerin birinde Sara'ya rastlayınca, sadece hayalleri değil, bütün hayatı değişir. İşte, Giray'ın asıl hikâyesi de bundan sonra başlar. Platonik bir sevda mıdır onunkisi? Yoksa sonu, aynı elektrik faturasına bakarak Oha! Bu evde Pikachu mu yaşıyor? diye serzenişte bulunacakları bir evlilik mi?

Giray ile Sara'nın hikâyesi; Kerem ile Aslı, Leyla ile Mecnun, Ciguli ile Binnaz'ı solda sıfır bırakacak bir aşk hikâyesidir. Yanı sıra macera, aşk, futbol, komedi ve daha pek çok konu bu kitapta...

Kontrpiyede kalmamak için Kontrpiye'ye başlamanın tam zamanı...

"BENİMLE EVLENİR MİSİN?"

Giray artık her şeyi göze almıştı. Sara'ya evlenme teklifi edecek onunla sonsuza dek hayatını birleştirecekti. Sara'yı çağırdı, arkadaşlarını yanına aldı Ferdi Tayfur şarkıları eşliğinde evlenme teklifi edecekti.

"Benimle evlenir misin Sara?"

Cevap tek kelimeliktir:

"Hayır..."

Sara'nın bu cevabı vermesinin nedeni var elbette. Onu da zaten kitabın sonlarına doğru öğreniyoruz. Çünkü O da Giray'ı seviyor ve ona bahsetmeyeceği bir gerçekle şimdilik yaşamak zorunda kalacaktı.

İşte o gerçeği öğrenen Giray'ın dünyası kararacak, goller atması beklenirken hayattan doksandan çakılan gollerin ilkini yiyecekti.

Üstelik hayattan yenilen gollerin ofsayttı bile yoktu.

ergul.tosun@ensonhaber.com