Video Player is loading.
Current Time 0:00
Duration -:-
Loaded: 0%
Stream Type LIVE
Remaining Time 0:00
 
1x
    • Chapters
    • descriptions off, selected
    • subtitles off, selected
      AA & Ensonhaber

      Marmara ile Ege denizlerinin bir bölümünde aralıklarla ortaya çıkan müsilaj, endişelendiriyor..

      Geçtiğimiz aylarda 2020 yılından sonra yeniden Çanakkale Boğazı'nda görülen ve 2021 yılında neredeyse tüm sahilleri saran müsilaj, Marmara Denizi'nde yeniden etkisini göstermeye başladı.

      DENİZ YÜZEYİNDE MÜSİLAJ YOĞUNLAŞTI

      Beykoz sahilinde balıkçı barınaklarının bulunduğu bölgede yoğunlaştığı görülen müsilaj, çevre sakinleri ile balıkçılar tarafından da fark edildi.

      Çevre sakinleri denizin dibinde yoğunlaşan müsilajın, birkaç gündür yüzeyde de görülmeye başlandığını bildirdi.

      "BALIKÇILAR MUZDARİP, AĞ ATAMIYORUZ"

      Beykoz Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı Zeki Demirtaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, balıkçıların müsilaj nedeniyle muzdarip olduğunu belirterek, "İki buçuk aydır biz müsilajdan etkileniyoruz. Sabah ağ atıyoruz, yarım saat sonra çekiyoruz." dedi.

      Ağlarının müsilajın etkisiyle parçalandığını kaydeden Demirtaş, şunları kaydetti:

      Ne kadar erken ağı çekersek o şekilde kurtarabiliriz. Boğaz'daki tüm balıkçılar bundan muzdarip. Tüm trol tekneleri müsilajdan etkileniyor. Bu yıla kadar kanalda vardı, kıyılara gelmemişti, bu yıl kıyılara da geldi.

      Ağ atamıyoruz, olta atanların oltasına yapışıyor. Haliç'in akıntısından müsilaj buraya geliyor. Dip ağlarla balıkçılık yapılamıyor. Balıkçılar mağdur. Yetkilerimize 2 ay önce ilettik, burası küçük bir yer değil. Adalar'da daha yoğun. Boğaz'da yoktu, buraya kadar geldiğine göre temizliğe önce oradan başlaması gerek.

      "BÖYLE OLURSA İSTANBUL BOĞAZI'NDA DENİZE GİRİLMEZ"

      Balıkçı barınağında tekne sahibi olan Esat Demirkaya, kıyıda müsilaj görmeye yeni başladıklarını belirterek, denizin altında da çamur tabakası olduğunu, bu nedenle ağ atamadıklarını söyledi.

      Bir ay öncesine kadar bu kadar kirlilik olmadığını ifade eden Demirkaya, şöyle konuştu:

      Oltalara yapışıyor, ağların gözlerini kapatıyor, yıkasak dahi çıkmıyor. Pis, petrol kokusu gibi bir kokusu var. Müsilajdan dolayı fazla balık avlayamıyoruz. Şimdi tekir zamanı. Peki, müsilajdan çıkan balıklar sağlığa zararlı mı? Bunun araştırması yapılmalı çünkü kokuyorlar. Geçen yıl istavritleri satamadık, alanlar balıkları kokuyor diye geri getirdi.

      Boğaz'da balık kokar mı? Şu vaziyetin başlamasını ben 1 ay önce tahmin ettim, 'Müsilaj buraya doğru geliyor.' dedim. Sarı dip otları var, bu otların büyümesiyle birlikte müsilajın çoğalacağını tahmin ediyorduk. Tahmin ettiğimiz gibi de oldu. Atık istasyonları denetlenmeli, bunlar sıklaştırılmalı. Buna çare bulunmazsa geleceğe bir şey bırakamayacağız, buna üzülüyorum. Bu şekilde olursa İstanbul Boğazı'nda denize girilmez.

      ÇEVRE SAKİNLERİ: "BİYOLOJİK ARITMA GEREKLİ"

      Çevre sakinlerinden İbrahim Etemtiz de müsilaj nedeniyle denizin çok kirli gözüktüğünü ve canlıların zarar gördüğünü belirterek, biyolojik arıtma yapılması gerektiğini söyledi.

      Öte yandan, Kadıköy'de Moda Sahili'nde kıyı şeridinde de müsilaja benzer kirlilik olduğu gözlendi.